“Kendi şafağının arifesindeki seçilmiş ve sevgili Mustafa” yani Ermiş, sürgün hayatı yaşadığı Orphalese’den ayrılık vakti geldiğinde hem hüzün hem de sevinç içindedir. Bu şehirden ayrılmak zordur; ve fakat mecburidir. Derken kentin halkı etrafında toplanır. Ve Ermiş’e seslenirler: “Bizimle konuş ve bize gerçeği söyle. Bizi aç ve bize, sana gösterilmiş olan doğumla ölüm arasındakini anlat.”
Kent halkı Ermiş’e; sevgi, dostluk, güzellik, yasalar, suç, ceza, özgürlük, acı ve nihayet ölüm üzerine sorular sorar. Onun yanıtları ise sevginin ve hoşgörünün en yalın haliyle, insan olmanın erdemleriyle yüklüdür.
Lübnan asıllı Amerikalı yazar ve ressam Halil Cibran’ın ünlü eseri Ermiş, bir asırdır insanlığın başucu kitapları arasında yer alan, klasik bir metin. Bu ölümsüz eseri edebiyatımızın usta kalemi Zülfü Livaneli’nin önsözüyle okura sunuyoruz.