Menü
Giriş
Sepetim
Menü
Ünlü yazar Dostoyevski, 1821 yılında Moskova'da dünyaya gözlerini açtı. Yoksul bir ailenin kucağına doğan Dostoyevski çocukluğu boyunca fakirlik ile mücadele eden bir yuvaya sahipti. Babası doktor, annesi ise ev hanımı idi. Doktorluk gibi saygın bir mesleği olmasına rağmen problemli bir babaydı ve annesine çok fazla huzursuzluk veriyordu.
Dostoyevski anne ve babasının sürekli çekişmeli ilişkilerinin içinde mutsuz bir çocuk olarak büyüdü. Daha çocukluk yaşlarında tüberküloz sebebi ile annesini kaybeden yazar kısa bir süre sonra da babasını kaybetti. Dostoyevski babasının annesine yaptığı psikolojik sıkıştırmalardan dolayı içten içe sürekli ölümünü dilerdi. Yakın zamanda annesini kaybederek bu düşüncesini iyiden iyiye besleyen yazar, babasının ölümünde kendi isteklerinin olduğu düşüncesi ile depresyona girmiştir. Yıllar boyu peşini bırakmayan sara (epilepsi) hastalığı da o yıllarda başlamıştı.
Henüz üniversite yıllarında olan Dostoyevski, mühendislik okumak için Petersburg'a geldi. Ardından alanını değiştirerek Edebiyat bölümüne yönelmiştir. Ailesini kaybettiği için maddi sıkıntılarını kendi halletmek zorundaydı. Gündüz eğitim alıyor, geceleri ise Balzac'ın kitap çevirilerini yapıyordu. O zamanlarda yazdığı ilk şiir kitabını zamanın meşhur yazarı Nikolay Neksorav'a gösterme imkânı bulmuş, Nikolay yazarın 'İnsancıklar' isimli şiir kitabını çok beğenmiştir.
Neksorav şiir kitabını saygın Belinski'ye gösterirken 'Bir Gogol daha yetişiyor' şeklinde övmüştü. Belinski ise Dostoyevski'yi küçümseyerek 'sizin oralarda mantar yetişir gibi sanatçı yetişiyor' şeklinde alay geçmiştir. Ne var ki şiirleri okuyan Belinski ertesi gün fikrini değiştirerek Dostoyevski'ye övgüler yağdırmıştır.
Baş yapıtlarından Suç ve Ceza, Karamavoz Kardeşler, Ecinniler, Budala, Yeraltından Notlar, Ölüler Evinden Anılar isimli kitapları gerek o dönemin Rusya’sı ve dünya düzeni hakkında bize bilgiler verirken gerek de Dostoyevski’nin hayatlarından otobiyografik kesitler sunar ve tam da bu nedenle zamansız yazarlar listesinin en başında yer alır.
52 yaşında yıllar sonra memleketi Rusya' ya giderek özlem gideren ünlü yazar, 1881 yılı Ocak ayında yaşadığı 4 katlı bir binada hayata gözlerini yummuştur. Cenazesine 30 binden fazla kişi katılmıştır.
