Romantizm, Paragmatizm ve Dekonstrüksiyon Coloridge, Shelley ve alman ironistlerin formüle ettikleri bir felsefi akim olarak romantizmin; "aklin tiranligi" anti-düalist bir felsefe adina reddeden bir akim olarak romantizmin arka bahçesini yorumlama girisiminde bulunuyor. William James ve John Dewey'in felsefesine meydan okumalari, arka bahçe önünde, metafizigin ve geleneksel edebiyat teorisinin geç post-yapisalci dekonstrüksiyonlarini dikkate alarak tartisiyor. Derrida'nin yazilarinin romantizm ve pragmatizmle baglantisini kurarken,Dewey'in felsefesini ve dile vukuflarini hem Coleridge hem de Derrida ile iliskileri dahilinde ele aliyor. Post-yapisalciliga tepki durumundaki "yeni tarihselciligi" düalist düsünceye dönüs ve felsefenin, romantizmin, paragmatizmin ve dekonstrüksiyonun özgürlestirici elestirisinin "unutulusu" olarak sorguluyor.