Bir gün uyandığınızda erkeklere karşı fobiniz olduğunu fark etseniz ne hissederdiniz?
Tuba bu sorunun cevabını çok iyi biliyor çünkü tam olarak bunu yaşıyor. Başına gelen korkunç olaylardan sonra erkeklerden korkmaya başladı, artık evinden dışarı bile çıkamıyor. Yine de her şeye rağmen kendini toparlayıp fobisini yenmek zorunda. Bunu yapabilmek için ona bir erkeğin yardım etmesi gerek. Önünde tek bir şansı var: Hiç tanımadığı, hayatını bildiği gibi şekillendirmek için uğraşmış, başına buyruk bir adam; Ege Tekin.
Peki işler Tuba’nın düşündüğü gibi yolunda gidecek mi? Yoksa geçmişte kalan sırlar bir bir açığa çıkarken korkularına yenileri mi eklenecek? Başlarına gelen bütün kötülüklere rağmen birbirlerinden güç alarak beraber yürüyen Tuba’yla Ege’nin heyecanlı ve sürükleyici hikâyesi
Elif Yıkılmaz kimdir?
1995 yılında ağaçların çiçeklendiği harika bir bahar günü dünyaya geldi. İlkokul yıllarında birçok okul değiştirdi ve bu dönemde yalnızlıkla tanışıp kendini kitaplara verdi. Okumakla yetinmeyip kısa kısa öyküler yazmaya başladı. Üniversiteyi bitirdiğinde elinde birkaç kısa öyküsü ve bir romanı vardı. Gezmeyi, yemek yapmayı, fotoğraf çekmeyi ve çizim yapmayı bir hayli sevmektedir. Bir de kiraz çiçeklerine âşıktır. Yaklaşma ilk romanıdır. Son olmaması için de elinden geleni yapmaktadır.
____
Birinin kalp atışlarının sesi bir insanı nasıl böylesine rahatlatabiliyordu? Nasıl oluyor da korkularını sihir yapılmış gibi yeniyordu? Eğer böylesine ufak bir sarılış bile en büyük acıları unutturabiliyorsa, insanlar neden birbirlerine kucak açmak yerine sırt çeviriyorlardı?