Her kitap ilkin adiyla bir çagrisim yapar. Bir kitabin adi, içini söyler, ya da içine ait ilk isarettir, diyelim.
Soguk büfe sözü, bildiginiz gibi, modern hayatin bir kavrami; Önünüze konulan genel bir toplamdan, herkesin kisisel zevki, tercihi, arzusuyla, kendi tabagini donatmasini mümkün kilan bir mutfak sunumunun adidir. Çesitli yillara dagilmis bir “maceranin“, farkli tatlardaki yazilarindan olusan bu kitabin yapisini, okuru bu anlamda daha serbest kilmayi amaçlayan sergilemeci bir tutum gözeterek kurmak istedim. Buradan kalkarak, yalnizca kitabin adinin degil, yazilarin öbeklendigi bölüm basliklarinin da kimi çagrisimlara yaslanmasini amaçladim.
(aparitif’ten)