Son yillarin en radikal yazarlarindan olan Illich, daha çok kurumlara ve kurumlasmaya yönelttigi elestirileriyle taniniyor. Egitim, saglik, politika gibi kurumlarin insan yaraticiligini öldürerek kendine bagimli kildigini savunuyor. Ilerleme ve verimlilik adina korkunç bir üretim/tüketim çilginliginin yasandigini, oysa sanayilesme ve büyüme kavramlarinin vazgeçilmeyecek kavramlar olmadigina isaret ediyor.Senlikli Toplum'da ise seri üretim teknolojilerinin, insanlari bürokrasinin ve makinelerin aksesuarlari haline nasil getirdigini göstererek modern sanayi toplumlarini sorguluyor. Ve kisiler arasinda özerk, yaratici iliskiler kurulabilmesinde araçlarin rolüne deginiyor. Insanlarin çalisirken zevk almalari, sevinç duymalari için araçlara hükmetmeleri gerektigini belirterek, araçlarin insanlara hükmetmeye basladiklari noktada büyümeye karsi çikiyor.