Ömer Seyfettin, 11 Mart 1884 yılında Balıkesir’in Gönen ilçesinde dünyaya gelmiştir. Babası Yüzbaşı Ömer Şevki, annesi Fatma hanımdır.
Yazar ilk şiir çalışmalarını Edirne Askeri İdadisi’nde okurken yapmıştır. Yayın dünyasına şiirlerinin Mecmua-i Edebiye dergisinde yayımlanması ile girmiştir.
1906 yılında öğretmen olarak İzmir Jandarma Okulu’na atanmıştır.
Eserleri 60 dilde yayımlanan Ömer Seyfettin 1917 yılından itibaren sağlık sorunları yaşamış ancak yine de üretmekten geri durmamıştır. Yazdığı eserler, Şair, Yeni Mecmua, Büyük Mecmua, Donanma, Diken, Yeni Dünya, Türk kadını gibi dergilerde ayrıca İfhan, vakit ve zaman gazeletinde yayımlanmıştır.
Ünlü yazar Ömer Seyfettin 25 Şubat 1920 yılında hastalanış ve kaldırıldığı hastane de 6 Mart 1920 yılında vefat etmiştir. Hastalığı önceden teşhis edilemeyen yazara yapılan otopsi sonucu hastalığının ‘şeker’ olduğu anlaşılmıştır. Cenazesi Kadıköy Kuşdili Mahmut Baba Mezarlığı’na defnedilmiştir. Sonrasında çeşitli nedenlerle mezar Zincirlikuyu mezarlığına taşınmıştır.
Çağdaş Türk öykücülüğünün ve Milli Edebiyat akımının önde gelen isimlerinden biri Ömer Seyfettin’dir. Tanınmasını sağlayan yazıları ‘Genç Kalemler’ dergisinde yayımlanmıştır.
Dergide yazdığı ‘Yeni Lisan’ isimli makale ile dil ile ilgili görüşlerini açıklamıştır. Bunları şu şekilde derleyebiliriz;
Ömer Seyfettin tarafından açıklanan bu fikirler Milli Edebiyat akımının başlangıcı sayılmıştır.
Yazdığı eserlerin büyük çoğunluğu küçük hikayelerden oluşmuştur ve Ömer Seyfettin sayesinde küçük hikaye türü edebiyatta kullanılmıştır. Hikayeciliği meslek haline getirmiştir. Yazdığı hikayelerde gerçek yaşam etkileri görülmektedir. Amacı milli bilinci uyandırmaktır. Mizah diliyle toplumun aksayan yönlerini eleştirmiştir. Genellikle eleştirileri batı hayranlığı ile yozlaşan züppe tiplerdir.
Çocukluk anıları, tarihi olaylar, halk gelenekleri, efsane, menkıbe, kahramanlıklar ve günlük yaşam Ömer Seyfettin’in hikayelerinde ilham aldığı konulardır.
Yazdığı öyküleri amaçlarına göre ayırmak gerekirse;
Çocukluk dönemini konu alan eserleri; Kaşağı, And, İlk Namaz, Falaka
Tarihi olayları konu alan eserleri; Forsa, Topuz, Başını Vermeyen Şehit, Kızıl Elma Neresi, Pembe İncili Kaftan
Türkçülük düşüncesi ile yazılan eserleri; Bomba, Beyaz Lale, Primo Türk Çocuğu, Hürriyet Bayrakları
Mizahi yönüyle dikkat çeken eserler; Koç, Külah, Mahçupluk İmtihanı, Yüksek Ökçeler
Ömer Seyfettin’in yazdığı hikayeler genellikle beklenmeyen şekilde sonlanır. Klasik öykünün en önemli temsilcilerindendir. Realizm akımından etkilenen yazar hikayelerini yazarken yaptığı gözlemlerden yararlanmıştır. Eserlerinde ruh çözümlemelerine önem vermemiştir. Sade ve günlük konuşma dilini kullanmıştır. Kalevela ve İlyada destanlarını Türkçeye çevirmiştir.
Ünlü öykü yazarı Ömer Seyfettin tarafından yazılan ve en çok okunan eserleri şu şekilde sıralayabiliriz;
Ömer Seyfettin çok üretken bir yazardır ancak yayımladığı eserler genellikle kısa hikayelerden oluşur. Yine de roman türünde de eserleri olan yazarın romanlarını şu şekilde sıralayabiliriz;
Roman, kısa hikaye türlerinin yanında şiirde yazan Ömer Seyfettin’in birbirinden güzel şiirlerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Ömer Seyfettin kısacık hayatına 170’e yakın eser sığdıran Türk Edebiyatı’nın en önemli öykücülerinden biridir. Yazdığı eserler yazıldığı günden bugüne kadar edebiyattaki yerini korumuş ve günümüzde de sürekli okunmuştur. Ömer Seyfettin en fazla öykü türünde eserler vermiştir. Bu eserlerin en önemlilerini şu şekilde sıralayabiliriz;
Edebiyatımıza klasik hikaye konusund önemli eserler kazandıran Ömer Seyfettin, Maupassant tarzı hikayeler yazmaktadır. Maupassant hikaye karakterin başında geçen olayı, olay örgüsü içerisinde anlatan hikayelere denilmektedir. Bu hikayelerde serim, düğüm ve çözüm bölümleri vardır ve hikaye merak uyandıran bir üslupla yazılır.
Ömer Seyfettin yayımladığı hikayeler ile kitapseverlerin gönlünde taht kurmuştur. Yazarın hikayelerinin özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz;
35 yıllık kısacık hayatına 170’den fazla eser sığdıran Ömer Seyfettin, bu kadar üretken olmasını kendi cümleleriyle anlatmaktadır;
‘ Bana gelince, ortaya esaslı bir eser koymadan sanatkarlık hülyasına kapılmam bile! Edebiyatımızın şiarı, ‘Çok af, az eser!’dir. Ben şimdilik bu şiarı bozmaya çalışıyorum. Ağustos böceği gibi öterek yan gelmekten ise karınca gibi çalışmak daha iyi değil mi? Şimdiye kadar öttüğümüz elverdi. Biraz da iş yapalım ki çorak edebiyatımız şenlensin. Değil mi?’
Ömer Seyfettin Sözleri Nelerdir?
Ömer Seyfettin öykü türünde çok önemli eserleri edebiyatımıza kazandıran, gelmiş geçmiş en iyi yazarların başında gelmektedir. Onun tarafından yazılan eserlerdeki veya söylediği güzel sözleri sizler için derledik.
Ömer Seyfettin tarafından yazılan eserler kitapseverlerin mutlaka okuması gereken kitaplardır. Kütüphanenizde görmek isteyeceğiniz Ömer Seyfettin kitaplarını uygun fiyatlarla Kitap Vadisi’nden satın alabilirsiniz.