Mary

Amansız hastalığa yakalanmış oğlunu, hayattaki tek varlığını iyileştirebilmek için şifa arayışında bir annenin, Jane’in umut yolculuğu…
Peki bu yolculuk aynı zamanda nasıl insanlığın umuduna dokunan ve belki de geleceğini şekillendirecek mucizevi bir hikayeye dönüşecek? Daha da önemlisi, bu süprizlerle dolu büyük macerada, iki bin yıl öncesine uzanan tarihi tanıklıklar günümüze nasıl yansıyacak?
Yazar Serkan Urgancı pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış Anadolu topraklarında geçen bu macerayı ustaca dokunuşlarla, hayal ile gerçeğin, tarih ile geleneğin harmanlandığı sürükleyici bir hikayeye dönüştürüyor.
“Efeslilerin, Tarsusların, Hierapolislilerin, Attaleialıların da atalarımız olduğunu benimsediğimiz gün, kadim Anadolu toprakları bize tüm zenginliklerini sunacak.”
Son derece ilgi çekici iki hikaye sade bir anlatımla birbirnin içinden geçerek muazzam bir yolculuğa çıkarıyor okuru. Kadim Anadolu’da adım adım ilerledikçe hikaye, heyecanı da katmerleyerek asla düşürmüyor. Son zamanlarda okuduğum en başarılı eserlerden biri olarak edebiyatımızda sarsılmaz bir yer edineceğine inancım tam.
Seher Atmaca Aytemiz – Kitap Editörü
Cesur bir kalemden, iddialı bir hikaye Mary. Saflığın annesi Mary’nin Hristiyanlarla yaptığı kutsanmış yolculuk, mucizenin kalbi Jane ile buluştuğunda iki bin yıl, sihrin basamaklarında aynı ana dönüşürken yeniden uyanan şifa, kaos, savaşlar ve mücadeleden parlayarak yükseliyor. Kitap, kılıç sesleri, savaş boruları ve şaman tınılarıyla bambaşka bir serüvene sokuyor bizi. Edebiyat dünyasına yeni bir soluk Serkan Urgancı…
Ece Özbaş – Yazar
Hikaye öylesine sürükleyici ki; hangisi gerçek hangisi kurgu ancak kitabın sonunda anlaşılıyor. Sevdiklerime önerdiğim müthiş bir eser. Devamını merakla bekliyorum.
Özkan Tokmak – Gazeteci
Ortadoğu din geleneğinin süregelen referanslarına atıflarıyla, gerçeklik ve mistisizm arasında 2 bin yıllık keyifli bir yolculuğa çıkaran sürükleyici bir eser…
Selami Aydın – Gazeteci