Pis, ol da bozulmadan kurtul. Yürü, Burhân-i Muhakkik gibi nûr ol Kendinden kurtuldun mu, tümden Burhan kesilirsin. Kul yok oldu mu, sultan olur gider.” Mevlânâ“Bahâeddîn Veled’in müridi ve Mevlânâ’nin hocasi olan Seyyid Burhâneddîn Muhakkik-i Tirmizî’nin tasavvufi sohbetlerinin zaptindan meydana gelen, seyrü sülûk ve mârifetullah konularinin veciz sözlerle anlatildigi, çogunlugu Farsça, kismen Arapça yazilmis olan Maârif’de Senâî, Ferîdüddin Attâr ve Nizâmî-i Gencevî’den siirlere, Hasan-i Basrî’den Bahâeddîn Veled’e kadar meshur sûfîlerin görüslerine yer verilmistir. Mesnevî’de yer alan, savasta bir müsrikin Hz. Ali’nin yüzüne tükürmesi, Isa’nin, “En çetin sey nedir?” sorusuna “öfke” diye cevap vermesi, Fahreddin er-Râzî’yi kinayis, “ene” (ben) sözünün Firavun’un agzinda bir yalan, Hallâc-i Mansûr’un agzinda bir nur olusu, sülûkün sonu olup makamâtin sonu olmadigi gibi konular Maârif’te açikliga kavusan baslica meselelerdir.Abdülbâki Gölpinarli’nin kusursuz çevirisi ve açiklamalariyla yayimlanan Maârif, Mevlânâ’nin düsünce dünyasinin beslendigi kaynaklari tanimak açisindan önemli bir kaynak niteliginde. beslendigi kaynaklari tanimak açisindan önemli bir kaynak niteliginde.