Ozanlar da öykü yazar.
Ya da
Ozanlar öykü de yazar.
Eğer iyi ozansa öykülerinin de tadına doyum olmaz!
Eskilerden (ya da eskimezlerden) sözgelimi Tevfik Fikret’in ancak 2020’de yayınlanan öyküleri, Cahit Sıtkı Tarancı, Orhan Veli Kanık, Ziya Osman Saba, Ceyhun Atuf Kansu, Metin Eloğlu’nun… öyküleri ortada. Konumuz her ne kadar öykü olsa da Oktay Rifat’ın romanları da ortada.
Yineleyeyim: Eğer iyi ozansa öykülerinin de tadına doyum olmaz!
Bakın, sözün tam da burasında Mehmed Kemal’in “Güzeldir öğle rakıları efendim” dizesini anımsadım. O dizeden esinle “Güzeldir ozan öyküleri efendim” diyerek -izninizle- bir de üsteleyeyim.
Öznel bir izlenim/yargı sayılabilir elbette bu.
Her okur kendine göre bir karara varacak nasıl olsa.
Öykü de yazan ozanlarımız bu kadar mı? Olası mı? İleride daha kapsamlı daha nesnel derlemeler de yayımlanabilir elbette.
İyi okumalar efendim!