Kaplan Kraliçe

Belgesel yapımcısı, yazar İsmet Bertan, Anadolu kültür tarihini canlandırdığı “Anadolu’da Bir Zamanlar” koleksiyonuna Karadeniz Amazonları’nın öyküsüyle devam ediyor. İlk tarihsel romanı Golat Kalesi Tutsağı’nda okurları binlerce yıl öncesinin Kapadokya’sına götüren Bertan, bu kez insan yaşamının iktidar savaşları arasında hiçe sayıldığı, toplumların acımasız kralların baskıcı yönetimleri altında ezildiği bir çağda, Karadeniz kıyılarında, yetim kalan bir genç kızın epik öyküsünü anlatıyor. Efsanevi kadın savaşçılar Amazonlar’ın ortaya çıkışını, bir kahramanın serüvenlerle dolu yolculuğuyla canlandıran roman, tarihe özgün yaklaşımıyla dikkati çekiyor. Bulgarca’ya çevrilen roman, her yaştan okuru, toplumsal yaşam, haklar ve özgürlükler, adalet ve başkaldırı üzerine düşündürüyor.

Gücünü yitirmiş Hatti Krallığı kendine bağlı halkları artık koruyamamaktadır. İskit akınlarının ardından kendini kral ilan eden Burkas’ın çerileri, Kara Dalgalı Deniz köylerine sürekli baskın yapmakta, çocukları ve genç kızları kaçırmaktadır. Bir kral kızı olan, ancak Yaşlı Kadınlar Vadisi’nde yaşamak zorunda kalmış Tigira da aynı kaderin kurbanı olur. Annesinin öldürüldüğü o kanlı gece, Galop kadın savaşçılarla tanışan ve yanından ayrılmayan kaplan yavrularıyla birlikte onlara katılan Tigira, acı ve mücadele dolu uzun yıllar içinde Amazon efsanesini yaratacak, Karadeniz kıyılarından Troia topraklarına kadar, zalim krallara ve adaletsizliklerine karşı kıyasıya savaşacaktır