Benden, bana kayitsiz kalinmasi ile benden nefret edilmesi arasinda bir seçim yapmam istense, tereddütsüz, nefreti seçerim – kayitsiz kalinacak bir yanim yoktur. Ve ben söylemek isterim ki, her sey ve herkese kayitsizim. Degilmisim gibi davrandigim durumlar, yasiyormusum gibi yapma zorunlulugumdandir.
Bana sorulsa bir gün “Kamburunun düzelmesini mi istersin, yoksa tüm insanlarin kambur olmasini mi?” diye, herkesi kambur görmek olurdu dilegim. Yerden yüksekligimin bu gülünç santimleri yüzünden, yasama da ölüme de sizlerden daha yakinim. Daha sonralari yerimi yadirgamamak için, yükselme istegini bir türlü anlayamam.
Zaten bir portakalin dogusu batisi olduguna inananlardan degilim – dolayisiyla dünyanin da...
Bana renk bile sormayin – bir beyazdan ya da saridan ne anladiginizi bilmeden size yanit veremem.
“‘Genç bir yazarin ilk eseri’ denecek, ‘juvenilia’ kategorisine sokulacak hiçbir yani yoktu Kambur’un. Olgun bir yazarin elinden çikmis, acemiligi, sakarligi olmayan, olgun bir metindi.”
Murat Belge