“Bu hikâyelerde de bir üstat; gölge ve hayal perdesi arkasında türlü türlü suretler gösteriyor. Kahraman ve yazardan gelen ışınlar küçük küçük kırılıyor. Suyun yüzeyinde minnacık halkalar titreşiyor, müzik aralıkları gibi. Pırıl pırıl sular altında zamana karşı koyarak dayanmış mermer örenler; bu uğultulu aydınlıkta suların derinliklerinden henüz çıkmış iki başlı tek gövdeli mermer yontu gibiler. Bütün hareketler, duraklamalar, hüküm ve tasarruflar hep onun iradesi altında sanki. O ise perde arkasına gizlenmiş… Gördüğün şeylerin hepsi tek bir yaratıcının işi. O, kendi yalnızlığı içinde türlü türlü kılıklara, çeşitli libaslara büründüğü için sana çokluk halinde görünür. Gerçi ilhamını hayattan alarak bambaşka bir gerçek yarattı kendine, ama sonuçta bu duyguların gölgesinde yazıldı.”