Cesareti ve korkuyu, yanlızlığı ve çoğulluğu, düş kırıklığıyla umudu aynı anda kucaklayan bir öykü bu. İnsanın, kendine giden o yolda yürümesine bir övgü.
Yola Çıkmak, yaşam yolunun başındaki küçüklere de, düşe kalka yola devam eden büyüklere de iyi gelecek.
Eylem Erdem Uğurlu’nun yalın ve naif metni, Fırat Bingöl’ün suluboya resimleriyle kendine has bir atmosphere kavuşuyor. Yola Çıkmak yol göstermiyor, yol arkadaşlığı ediyor.