Zaven Biberyan, Türkiye'nin yakın tarihine farklı bir açıdan baktığı Yanlızlar adlı bu romanında, siyasi iktidarın el değiştirmesiyle toplumun da hızlı bir dönüşüm geçirmeye başladığı 1950'li yılların başlarında, İstanbul'un Anadolu yakasında bir sayfiye yerinde, Erenköy'de, bir yaz hafta sonunda yaşananları anlatıyor. Yazar, bu iki günde yaşananlarla, toplumsal sınıfların ve beraberinde çeşitli statülerden bireylerin iç dünyalarının derin bir psikolojik tahliline girişirken, başta insanlar, sonra da Türk, Ermeni, Yahudi, Rum toplulukları arasında iletişimsizliği, ruhların derinliklerinde gizli şiddet eğilimlerini ve bunların sonucunda kişisel-toplumsal davranış kalıplarında oluşan tahribatın getirdiği yalnızlaşmayı konu ediniyor. Marjinalliğe zorlanmışların içeriden bakışına sahip, Ermenice 'Lıgırdadzı' kitabının Türkçe versiyonu olan Yalnızlar, toplumsal yalnızlığa itilenlerin öfkesiyle bireysel gerçekliklerin kesiştiği noktaya götürüyor bizleri.
YAZAR HAKKINDA:1921’de İstanbul’da doğan Zaven Biberyan, genç yaşta yazarlık ve gazetecilik yapmaya başladı. Yazıları ve siyasi faaliyetleri nedeniyle cezaevi ve sürgünü yaşadı. Buna karşın hayatı boyunca yazmayı, çeviriler yapmayı hiç bırakmadı. Romanları ve öyküleriyle toplumsal çelişkilere parmak basan, baskı altındaki bireyin sıkışmış ruh dünyasını aktarmadaki başarısıyla dikkat çeken Biberyan, özellikle zorlu aile içi ortamları tasvir etmekte büyük ustalığa sahip bir yazardı.