“Hüseyin Atlansoy’un ilk dönem siiri, Chaplin’in sessiz filmleri gibi ‘karanlikta icra edilen’ bir pantomim gösterisidir. Nitekim Atlansoy’u etkiledigini bildigimiz Cahit Zarifoglu’nun siiri de, Türk siirinde pantomimin sesli film karsisindaki konumunu güçlendiren ayriksi bir tecrübeye isaret eder. Isaret eder diyorum, zira Zarifoglu’nda siirin mantigi, dili kendine özgü bir “isaret”ler sistemine dönüstürmüstür. Bir defasinda “siirin içindeki el kol hareketleri”nden bahsetmis olan Isaret Çocuklari Sairi, kuskusuz baska kaynaklardan besleniyordu. Atlansoy ise, ilk döneminde benimsedigi ironik tavirla modern Türk siirinin Chaplin’idir.”