Bu kitabında Profesör Özbudun, Türk anayasa sisteminin başlıca kurumlarını geniş kapsamlı biçimde incelemiştir. İnceleme, büyük ölçüde 1982 Anayasasına dayanmakla birlikte, her konuda 1961 Anayasası ile karşılaştırmalarda bulunulmuştur. Kitapta ele alınan konular arasında, Türkiye'nin anayasal gelişmeleri, 1982 Anayasasının temel nitelikleri, Devletin fonksiyonları ve kamu hukuku işlemleri, Cumhuriyetin temel kuruluşu ve anayasa yargısı yer almaktadır. Çok sayıda Anayasa Mahkemesi kararına yer verilmiş olması, kitabın uygulamacılar açısından da yararını arttırmaktadır.
BİRİNCİ BASIMIN ÖNSÖZÜ
Bu kitap, Türk anayasa hukukunun genel ilkelerinin açıklanmasını amaçlamaktadır. Okuyucu, kitapta pozitif hukuk yanının ağır bastığını, anayasa kurum ve kurallarının şekillenmesinde ve işleyişinde etkili olan siyasal faktörlerin tartışılmasına pek fazla girilmemiş olduğunu hemen fark edecektir. Aynı şekilde, Türk anayasa hukukunun tarihsel gelişimi de ancak kısa bir özet halinde verilmiştir. Bunun sebebi, elbette anayasa kurallarının oluşumunda tarihsel ve siyasal faktörlerin etkisini küçümsemem değildir. Tam tersine, bu faktörlerin pozitif anayasa hukukunun anlaşılması ve değerlendirilmesi açısından temel önem taşıdığı hakkında öteden beri sahip olduğum inancı aynen muhafaza ediyorum. Kitabın pozitif anayasa hukuku üzerinde yoğunlaşması, daha çok pratik nedenlerden kaynaklanıyor. Biri, Türk anayasa gelişmelerinin tarihsel ve siyasal dinamiklerini ileride ayrı bir kitap halinde ele alma düşüncem. İkincisi de, 1982 Anayasasının yeniliği dolayısıyle, pozitif anayasa hukuku alanındaki eserlere daha âcil ihtiyaç olması. Üstelik, Türkiye'de, yaklaşık çeyrek yüzyıldan beri işlemekte olan anayasa yargısı, Türk anayasa hukukunun pozitif yanının büyük önem kazanmasına yol açmıştır. Bu nedenle kitapta, Anayasa Mahkemesi kararlarına geniş yer verilmesine çalışılmıştır.
Çeşitli anayasa kurumlarının 1982 Anayasasındaki düzenlenişi açıklanırken, 1961 Anayasası ile karşılaştırma yapmaya özen gösterilmiştir. Bu, alışılagelmiş bir deyimle, 1982 Anayasasının 1961 Anayasasına bir tepki olma niteliğiyle açıklanabilir. Aslına bakılırsa, «tepki anayasası» olma, sadece 1982 Anayasasına özgü bir özellik değildir. Bir anlamda her anayasa, kendisinden öncekine bir tepkidir. Aksi halde, yeni bir anayasa yapmaya ihtiyaç duyulmazdı. Nitekim 1961 Anayasası da, bu anlamda 1924 Anayasasına bir tepkidir. Ne olursa olsun, 1982 Anayasasının getirdiği birçok yeniliklerin anlaşılması ve değerlendirilmesi için, 1961 Anayasasının o konudaki düzenlemesini bilmek şarttır.
Kitap daha çok öğrencilere hitap etmeyi amaçladığı için, dipnotlarının asgarî ölçüde tutulmasına çalışılmıştır. Bununla birlikte her bölümün sonuna, o konudaki bilgilerini derinleştirmek isteyenlerin yararlanabileceği kaynakların bir listesi eklenmiştir. Bu bibliyografyalarda da kapsayıcı değil, seçmeli bir yaklaşım izlenmiştir. Diğer bir deyimle, değinilen eserler o konuda yazılmış olanların tümünü değil, sadece en önemli gördüklerimi kapsamaktadır. Aynı nedenle, bibliyografyalarda yabancı dilde eserlere ancak zorunlu olduğu ölçüde yer verilmiştir.