Küresel kapitalizm, 1980 sonrasinda sermaye birikimi sürecini neoliberal model çerçevesinde sürdürmek için kollari sivadi. Küresellesme, özellesme, ticarilesme ile el ele ilerleyen bu liberallesme sürecinde "piyasa" her derde deva, her seye kadir bir ilahi güç olarak takdim edildi. 1980 sonrasi dönem, küresellesen kapitalizmin hizla sermaye biriktirdigi, ama hizla da balonlasarak kendi kuyusunu kazdigi bir zaman dilimi oldu. Bölgesel, ulusal krizlerin siklastigi bu dönemde küresel krizin de 2007'de ucu göründü. Küresel kriz bütün hasmetiyle 2008'de bas verdikten sonra 2009'da da bütün dünyaya bulasti ve her cografyayi sardi.Küresel krizin etkileri, Türkiye'de de siddetle hissedildi. Bu kitapta 2008 ve 2009'un tamaminda küresel krizin, "teget geçerken" Türkiye ekonomisinde yarattigi enkazin envanteri yer alirken, önümüzdeki dönemde emekçi siniflari bekleyen tehditlere ve firsatlara deginiliyor.Küresel krizin dünyada merkez ülkeleri ve çevre-bagimli ülkeleri nasil etkiledigi, kapitalist devletlerin müdahale biçimleri ve bunlarin sonuçlari, krizin Türkiye kapitalizmine etkileri ve AKP yandasi sermaye kesimi ile geleneksel sermaye kesimleri arasi çeliskiler mercek altina aliniyor. Krizin emekçilere yansimasi, issizlik ve güvencesizlestirme, yoksullasma, gelir dagiliminin daha çok bozulmasi gibi sorunlar üzerinde özel olarak duruluyor.Petrol-Is Sendikasi'nin Yordam Kitap'la birlikte sundugu bu kitap, günümüz krizine iliskin çalismalar içinde özel bir yer tutacak nitelikte.Ince Kapak: