Önceki metinlerde farklı farklı mahlas isimlerle karşımıza çıkan Kierkegaard, bu kez Frater Taciturnus kişiliğiyle sahne alıyor; derin bir aşka tutulmuş ama bu tutkudan da kurtulmak zorunda hissediyor. Çektiği ıstırabı anlatmadan duramıyor, ve bu anlatı psikolojik bir deneye dönüşüyor.