Başkalarıyla bağlantı kurma ihtiyacımız o denli güçlüdür ki davranışlarımızı yönlendiren başlıca ögeler arasındadır. Matthew Lieberman, beynimizin sosyal temasa verdiği yanıtlara dair bilimsel bulguları bir araya getirerek, başkalarıyla bağlantı kurma ihtiyacımızın neden yiyecek ve barınaktan daha temel bir gereksinim olabileceğini tartışıyor. Beyinlerimiz sosyal acı ve zevke aynı fiziksel acı ve zevke verdiği gibi tepki verir, bu yüzden sosyal dünyada bir yer edinmeye yönelik karmaşık mekanizmalar geliştirmiştir. Pek çok canlı türüyle kıyasladığımızda insanın diğer zihinleri okumasını, onların umutlarını, korkularını ve motivasyon kaynaklarını anlamasını sağlayan benzersiz bir becerisi vardır. Lieberman’a göre sosyal yaşama dönük bu beceri ve mekanizmalar yalnızca başarımızın anahtarı değil, evrimsel süreçte daha büyük beyinler geliştirmemizin de asal nedenleri arasındadır.
Lieberman, Sosyal kitabında, beyin bilimlerini laboratuvardan çıkarıp gerçek dünyaya taşıyor ve insan türü olarak nasıl daha zeki, daha mutlu ve daha üretken olabileceğimizi, yaşamı ev hayatından kariyere kadar uzanan yelpaze içinde nasıl daha da geliştirebileceğimizi açıklıyor.
“Son derece sosyal bir türüz. Bunu herkes biliyor. Lieberman ise bu temel ve yalın gerçekten yola çıkarak, yaşamlarımızı iyileştirmek için kullanmaya değer bir anlayış ve kavrayış geliştiriyor.”
- Prof. Dr. Robert Cialdini, İknanın Psikolojisi yazarı
“İnsanların birbirine neden ve nasıl bağlı olduğuyla ilgili çok güzel ve zekice bir inceleme, hem de alandaki öncülerden birinin kaleminden.”
- Prof. Dr. Daniel Gilbert, Mutluluk Beyinde Başlar yazarı