Sevgili Mişa

Yine donatmış, denizi hıçkırıklarıyla sabahtan

Ağzında yanmamış küflü cigarası elinde İbelosu

Martıların bakışları gamlı, denizatları telaşlı

Kayaların dibinde bir düş daha gördün mü?

Mürekkep balığı bir kez daha onun adını yazdı mı?

Değdi mi ömrünü sebil ettiğin Bilal dayı?

Midyelerin nabız atışları, bozmuş sessizliğini Karaduvar’ın

Her yanda sevdalılar ellerinde dilek balonları

Bende... Bende...

Dilesem sana getirir mi? Kınalı elleriyle kutup yıldızı

Yine gölgen düştü, vurgun yemiş gözlerime

Şimdi sen nerelerdesin Karaduvar’ın en tatlısı

Tespih gibi çekiyor denizin yüreğinden balıkçılar boş ağlarını

Delinmiş umutları, dalgalar onlarında almış aklını

Her şeye şahit aslında kum nergisleri

Biraz sıkıştırsan anlatır belki bütün öykülerini

Sadece deniz kabukları mı gördü, kim gitti, kim geri geldi

Haydin, âşıklar gelin gibi süsleyin rıhtımları

Hayal bile olsa kıskandıramadım yunusları

Not: Ben seni çok sevdim. Güneşin ışığı, ayın pırıltısı, sevgili Mişa…