Erzurum’da küçük, mutlu bir dünyasi vardi Ali’nin. O yaz, babasinin tayini Istanbul’a çikinca, karariverdi o minik dünya... Yapayalnizdi Ali. Eski okulunu, ögretmenini, arkadaslarini çok, ama çok özlüyordu. Acaba, yeni arkadaslariyla yeni ögretmeni de ayni derecede sevebilecekler miydi onu? Hiç ummadigi bir anda, piril piril bir "Sevgi Yolu" açildi önüne...Tüm sevgisini döktü o yola. Sevgi dolu yüregini, o yüregin içindekileri paylasti sevdikleriyle. Basarmisti! Sevgi çiçekleriyle bezeli o yolda el ele, hep beraber yürüyebilirlerdi artik...