“Ne de olsa insan dedikleri doğayla bütünlük kuran bir canlı. İnsanın huzuru, doğanın renklerinde saklıymış. Polifonyalılar birbirlerine küsünce yağmur damlaları parlaklığını yitirmiş. Çiçekler boyunlarını bükmüş, arılar dans etmeyi unutmuş.” Polifonya kentinde yaşayanlar zor olanı başarıp birbirleriyle görüşmemeye başlamış.
İnsanın mutsuzluğu toprağa, hayvana, bitkiye yayılmış. Renkler solmuş, sesler azalmış. Birbirini sevenler uzun süre ayrı kalabilir mi? Yasemin Yılmaz Yüksek, Betül Sinanoğlu’nun çizimleriyle canlanıp kendi renklerine kavuşan kitabında doğanın kalbine bir sevgi masalı bırakıyor. Toprağın, göğün ve suyun bizden çok önce dinlediği bir masal.