Osmanlı İmparatorluğu’nun sonu ve Cumhuriyet’in kuruluşu yepyeni bir dönemi simgeliyordu, ancak bu geçiş süreci pek çok açıdan kopuşu değil, aksine sürekliliği beraberinde getirdi. İmparatorluğun miras bıraktığı “azınlık politikası, Türkiye topraklarında hayatta kalan Ermenilerin devletle ve toplumla ilişkilerinde belirleyici unsur haline geldi. Büyük sarsıntıların ardından bir yandan yetimlerin bakımı ve Anadolu’daki Ermenilerin yaşam koşulları gibi meselelerle boğuşan Ermeni toplumu, öte yandan anaakım basının körüklediği Ermeni karşıtlığıyla mücadele etmeye çalışıyordu. Zaten kırılgan olan toplumsal yapı, hem devlet uygulamalarının hem de dünya siyasetindeki güç mücadelesinin etkilerini iliklerine kadar hissedecekti. Devlete bağlılığını sürekli olarak ispat etmek zorunda bırakılan Ermenilerin güvensizlik hissi, Varlık Vergisi ve Yirmi Kura Askerlik gibi uygulamalarla pekişecek, “Vatandaş Türkçe Konuş! kampanyaları bir sessizleştirme projesi işlevi görecekti.
Bu kitap, Ermeni Soykırımı ve 1915 Öncesinde Osmanlı İmparatorluğu’nda Ermeniler kitaplarının yazarı ünlü tarihçi Raymond Kevorkian’ın ifadesiyle boş bırakılmış bir sayfayı dolduruyor. Cumhuriyet’in ilk onyıllarını merceğine alan ve inşa edilen toplumsal habitusu bileşenlerine ayıran Suciyan, Ermenice kaynaklar üzerinden bir Türkiye tarihi sunuyor. Varlığı inkâr edilenin tanıklığına kulak vermek isteyenler için.