Genç Mete, babası Tuman tarafından Yüeçilere rehin olarak gönderilmişti. Orada ıslıklı okların mucidi Akçar’la tanıştı. Ömürlerinin sonuna değin sürecek bir dostluğun temelini attılar birlikte. Babası Tuman, Yüe çilere saldırıya hazırlandığında Mete’ye Akçar ile sevgilisi Yanzhi yardım etti ve devlet atı denilen bin milden fazla koşan atla kaçıp babasının yanına geldi. Babası Tuman ona bu cesaretinden dolayı on bin kişilik bir ordu verdi ödül olarak. Mete’nin çocukluğundan beri oynadığı hedef belirleme oyunuyla, önce atını, sonra sevgilisi olan Yanzhi’yi ve son olarak babası Tuman’ı oklarla öldürttü. Ordusunda öyle bir disiplin sağlamıştı ki, yayını ne tarafa çevir se ve oku fırlatsa, askerleri de o yana atarlardı oklarını...
Metehan’ın Hun devletini oluşturan ilginç yapısı etkileyici bir süreç ile devam etmiştir. Thung-huların Metehan’dan atını istemesi, karısını istemesi onu önemsiz bir toprak parçasını istedikleri zaman kadar kızdır mamıştır. Metehan’ın ve onun devrinde kahramanlıklar yapmış dostlarının romanını okudukça ne kadar il ginç hayatların olduğunu görecek ve etkisinde kalacaksınız. Keyifli bir okuma ile romanın tadını alacaksınız... Okurken elinizden bırakmak istemeyeceksiniz...