Padişah Mahmut doğduğunda ülkede açlık, karışıklık, öfke ve nefret vardı. Padişah Mahmut’un genç ve bencil babası bir hafta önce bir av partisinde öldürülmüştü.
Annesi, doğumdan birkaç saat sonra annesi öleceğini biliyordu. Halkın ismi kullanmayıp sadece İhtiyar dediği adama oğlunu emanet etti. Mahmut, İhtiyarın yanında kardeşi olan yıldızları, rüzgârı, ayı, güneşi, hayvanları ve doğayı anlayıp severek büyüdü. Kendisini çok seven serçenin getirdiği tohumu bahçenin farlı bir yerine ekti. O tohum mavi bir çiçek oldu ve binlerce tohum verdi. Bu tohumları da ekince ülkeye mis gibi kokular yayılmaya başladı. Ama halk babası gibi biri olacağını düşünüyor ondan korkuyordu.
Padişah Mahmut tahta çıkınca, bebekten en yaşlı insana kadar ülkede bulunan herkese bir tohum verdi bunu yetiştirmelerini buyurdu.