Hanbelî mezhebi içinde farklı bir çizgi oluşturan Necmeddin Tûfî, maslahata riayeti fıkıh usulündeki delillerden biri, hatta muamelat sahasında en muteberi olarak görmüş ve buna bağlı yeni bir içtihat yöntemi teklif etmiştir.
Tûfî'nin İmam Nevevî'nin Kırk Hadis adlı eserinin şerhinde, Zarar vermek de zarara zararla mukabele etmek de yoktur” hadisinde ortaya koyduğu görüşleri Maslahat Risalesi olarak tanınmıştır. Buradaki bakış açısı hem Hanbelîlerin hem de kendinden önce maslahat-ı mürsele veya istislah prensibinden bahseden usulcülerin görüşlerini aşmıştır. Tûfî'nin maslahat görüşü çağdaşlarından ziyade çağdaş İslâm düşünürlerinin ilgisini çekmiştir. Onun kıymetini teslim etmenin, bereketli fikriyatını keşfetmenin vakti artık gelmiştir. Şurası açık ki, İslâm hukuku ancak Tûfî'nin maslahat anlayışıyla gelişebilir.