Jack London yari-otobiyografik romani Martin Eden’de, yazar olabilmek için hayatini ortaya koyan genç bir gemi isçisinin hikâyesini anlatiyor.
San Francisco’da gemici olarak çalisan Martin Eden’in yazarlik macerasi, Ruth Morse’a olan askiyla baslar. Ruth zengin bir çevreden gelmektedir ve ailesi onun fakir bir isçiyle evlenmesine razi olmaz. Martin için sevdigi kadinla birlikte bir hayat kurmanin tek yolu, yazar olmak ve kendisini edebiyat çevrelerine kabul ettirmektir. Yazar olmaya karar verdigi andan itibaren tükenmeyen bir azimle yazar ve yazdiklarini yayincilara gönderir. Yanit olarak yalnizca reddedildigini bildiren mektuplar alsa da, inancini yitirmeden çalismaya devam eder. Sonunda yayincilarin ve girmeye can attigi burjuva çevrelerin itibarini kazanmayi basarir. Ancak bu, düsündügü gibi mutlu olmasina yetmeyecektir.
“Martin, bir maceraperest ve aksiyon adamiydi, bunu becerebilen pek fazla yazar da yoktur.”
George Orwell