Uzak ülkelerin birinde güzel bir prenses yasarmis. Prensesin çok sevdigi ve oynamaktan çok keyif aldigi bir topu varmis. Prenses her gün sarayin bahçesinde altin topuyla saatlerce oynarmis. Prensesin attigi top, göle düsmüs ve dibe dogru batmaya baslamis. Çok üzülen prenses gölün kenarina oturup ne yapacagini düsünürken, gölün kenarinda bir kurbaga belirmis. Kurbaganin elinde de prensesin altin topu duruyormus. Kurbaga: Neden bu kadar üzgünsünüz? Gölün dibinde buldugum bu top yüzünden mi? Prenses sevinçle: Evet, topum göle düsünce çok üzülmüstüm. Simdi onu bana verebilir misiniz, diye sormus. Kurbaga: Elbette! Ama öncelikle benim bir istegimi yerine getirmeniz lazim. Prenses, merakla sormus: Senin için ne yapabilirim ki? Kurbaga: Tabagini, bardagini, odani seninle paylasmak istiyorum, demis. Topuna kavusmak isteyen prenses kurbaganin bu önerisini kabul etmek zorunda kalmis. (Kitabin Içinden)