Sebnem Isigüzel, Kirpiklerimin Gölgesi’nde, henüz on bir yasinda bir kiz çocugunun yasadigi akil almaz olaylari anlatiyor. Herkesin bildigi, ama kimsenin görmek istemedigi bir trajedinin üzerindeki perdeyi kaldiriyor vebir dil ustaligiyla, kolay kolay cesaret edilemeyecek bir yüreklilikle hepimizin tanidigi bu kiz çocuguna ses veriyor. Hayatta bazen kirpiklerinizin gölgesinden baska siginacak yeriniz kalmaz. Herkes kötülük yapar size. Bu böyle olmasina ragmen, orman, agaçlar, sular, kuslar, gökyüzü ne kadar güzeldi. “Sence hayatin en güzel yani neresi?” diye sorarsaniz bana, “Hepsi,” derdim size. Mutlu olmaya dair bir umudum var benim. Avlanan ceylanlar son ana kadar yarali gövdeleriyle dogrulup kosup kaçmak, avcinin elinden kurtulmak isterler. Yaparlar da bunu. Yaralari ne kadar ölümcül ve derin olursa olsun. Vurulup düstükleri yerden kalkip kaçarlar. Öleceklerini anladiklari zaman gözyasi döken bu hayvanlarin ölüme direnisine sasarsiniz. Yasadigim su hayatta, kirpiklerimin gölgesi kadar bir yerde bile hayat kalmadi bana. Bunlari düsündüm ve sonra geri dönüp ofena seyi yaptim. Annemi öldürdüm.Isigüzel’in tarzi zaman zaman bir sihir gibi isildiyor.TAGESZEITUNGSebnem Isigüzel’in Avrupa edebiyat tarihinde bir yeri oldugu asikâr.FRANKFURTER RUNDSCHAU