Bir şeyleri kafaya takmadan yaşamayı başaran insanlara özeniriz. Hem iş hem özel yaşamlarında daha neşeli, daha mutlu, daha rahattırlar. Peki, kafaya takmamak öğrenilebilir mi? Evet. Kocaman bir EVET! Kafaya takmamak, ittir et gitsin demek öncelikle kendinize değer vermeyi bilmektir; başkalarına yardım etmeden önce kendi oksijen maskenizi takmak gibi. Kafaya takmamak, Hayır demek için yeterince güçlü olmaktır. İstemiyorum. Zamanım yok. Yapmayacağım. Kafaya takmamak, Hayır demekten kaynaklanan kaygıdan, anksiyeteden, korkudan ve suçluluk duygusundan kurtulmaktır. Zamanınızı sevmediğiniz insanlarla, sevmediğiniz şeyleri yaparak geçirmekten özgürleşmektir. Kafaya takmamak, zihin dağınıklığınızın azalması demektir. Sizi üzen insanları ve huzurunuzu kaçıran şeyleri hayatınızdan uzaklaştırmak, gerçekten umursadığınız şeylerden keyif almaktır. Kafaya takmamayı öğrenmek, gerçekten neleri umursayacağımızın ayrımını da yapmayı bilmektir. Gereksiz zihinsel ve duygusal ağırlıkları taşımaktan vazgeçerek kendimizi hafiflemiş hissetmektir. İttir et gitsin diyebilmek zihnen ve ruhen özgürleşmektir.