Insanin yer ve zaman içinde sergiledigi muhtesem kültürel zenginligini bir an önce baslayin okumaya... Sayfalari çevirdikçe sanki bir zaman makinesi sizi yillar öncesine götürecek ve orada varligindan haberinizin bile olmadigi topluluklarla tanisacaksiniz. Ne yazik ki bu topluluklari sadece kitap sayfalarindan taniyabilirsiniz. Neden mi? Çünkü onlarin büyük bir kismi çoktan yok oldu. Size vahsi, ilkel, yabani olarak tanitilan, tarihin tozlu sayfalarina sessizce ve acimasizca gömülen insanlar... Uygarligin nimetleri diye tanitilan teknolojiyi onlar hiç tanimadi. Dogayi ve onunla bütünlesen yerlileri yok ettik. “Teknolojik insan” olalim derken “patolojik insan” olup çiktik.
Irk kavraminin sorgulandigi bu kitapla “irk” diye bir kavramin “olmadigini!” anlayacak ve aslinda var olmayan ama maalesef “var edilen” bir kavramin nelere mal oldugunu, nasil milyonlarca insanin ölümüne, aci çekmesine, insanlik ayiplarina sebep oldugunu üzülerek okuyacaksiniz. Irk yoktur! Biyolojik ve kültürel çesitlilik vardir; toplumlar da tipki çiçekler gibi renk renk, desen desendir... Yasasin biyolojik ve kültürel çesitlilik!
Menü
Sepete Ekle
