İran’la geçmişten gelen siyasi, sosyal dolayısıyla toplumsal rekabet edebi sahada da geçerli midir? Bu sorunun en doğru cevabını edebiyat ürünlerinde bulabiliriz. Bu minvalde yakın zamanda çevirmen Zeynep Özel’in, hem çok yakın hem çok uzak kaldığımız komşumuz İran’dan Erdem Yayınları için hazırladığı öykü seçkisine bakmak isteyebilirsiniz. Seçkinin kaynağı Hasan Mîr Âbîdîni'nin İran’ın 80 yıllık Kısa Öykücülüğü -Heştad Sâl-i Dâstân-i Kûtâh-ı İran- kitabı. Zeynep Özel tarafından çevrilen öykülerden bazılarını daha önce dergilerde okudunuz. Bazılarını da ilk kez bugün okuyucusunun beğenisine sunduğumuz Çağdaş İran Öyküleri Seçkisi’nde okuyacaksınız. Aynı zamanda kitapta yer alan Perde Arası bölümleriyle modern İran öyküsü ve yazarlarının seyrini de izleyeceksiniz.
Öyküler ve yazarları sırasıyla Daş Âkil, Sâdık Hidâyet; Cam Göz, Sâdık Çûbek; Gîle, Merd, Bozorg Alevî; Kime Selâm Vereyim? Sîmîn Dânişver; Fotoğrafçı, Muhammed Muhammed Ali; Ben de Che Guevara’yım Goli Tarakkî; Kutlu Tören, Celâl Âl-i Ahmed; Mohre-i Mar, Mahmûd İtimâdzâde; Adam, Mahmûd Devletâbâdi; Ferruliga Sadreddivan-ı Gülçehre Hanım, Şehrnûş Pârsîpûr; Rüzgâr Getirdiğini Götürmüyor, Nâdir İbrâhîmi; Salonlar, Gazâle-i Alizâde; Yarışma, Nâhîd Tabatabâî; Uzun Gece, Moniru Ravanipur.
Zeynep Özel’in de önsözde altını çizdiği gibi Öyküleri okurken -Celâl Âl-i Ahmed’in ‘Kutlu Tören’ hikâyesindeki kıyafet inkılâbı gibi- İran’la aslında ne kadar çok benzer noktamız olduğuna ve ortak geçmişimize tanık olacaksınız. Her bir yazarın en doğal hâliyle kaleme aldığı meramını coşkuyla, neşeyle, sevinçle ve kederle ve hüzünle okuyacaksınız. O kadar ki sinemada bir İran filmi izlediğiniz zannına kapılabilirsiniz. O an kısa bir aydınlanma da yaşayacaksınız; evet o filmlerin kaynağı bu hikâyeler.