Aleksandr Dugin, SSCB sonrasında Rusya’nın uluslararası arenada
önemli siyasi aktörlerinden biri olarak öne çıktı. ABD’nin 1990’ların başında liberalizmin
tek taraflı zaferini ilan ettiği günlerden bu yana dünyanın çok kutuplu bir yöne gitmekte olduğunu yazdı.
Bugün “Tarihin Sonu ve Son İnsan” gibi Batıcı tezler artık Batılı aydınlar tarafından bile itibar görmüyor.
Herkes dünyanın kalbi Avrasya’daki gelişmeleri çok daha dikkatle izliyor,
bölgedeki büyük kamplaşmada yerini alıyor.
Avrasya bugün Suriye, Türkiye, Rusya, İran, Irak ve
hatta Güney Çin Denizi’nde insanlığın geleceğinin çizileceği
büyük mücadelelerin alanıdır.
Dugin, işte böyle bir tablo içinde Rus jeopolitiğinin bölge ülkeleriyle aldığı
ortak konumun altını çiziyor; “Rusya’nın sıcak denizlere açılma emelleri”ni ve
diğer tüm ezberleri bozarak.