İslam’ın Hindistan’daki var oluş tarihi ile Anadolu’dan Rumeli’ye uzanan Batı’daki tarihi arasında ciddi benzerlikler kurulabileceği anlaşılıyor. Mukayeseli çalışmalar bu iki yayılma tarihinin benzerliklerini henüz tespit etmemiş olsa bile elinizdeki kitap İslam’ın farklı kültür, dil ve etnik zenginlik içinde nasıl bir gelişim seyri gösterebileceği hakkında mühim bir perspektif veriyor. Erken devirlerden itibaren Hint alt kıtasında yayılan İslam’ın buradaki macerası ve yerleşik din ve inançlarla ilişkileri, şeriat, ahlâk, siyaset ve kültür sahalarında karşılıklı etkileşim ve uyum süreçlerini gösteriyor. Bu süreçte Müslüman idareciler yönettikleri halkların kültürel ve dini geleneklerine bazen müdahale etmişler, ama yaklaşık altı asır boyunca yerel din ve kültürlerle alışveriş hâlini devam ettirmişlerdi. Bu durum bizzat İslam içinde de birtakım tartışmaların doğmasına da yol açmıştı. Hindistan’ın Farsça konuşan Müslüman Türk idarecileri kültürel zenginlik ve çatışma içerisinde, İslam’ın siyaset düşüncesi, ahlâk ve tasavvuf metinlerini Hint kültür dünyasına sunmuşlardı. Bu etkileşimin neticesinde üretilen ahlâk teorileri, pratik hayat tecrübesi, yeniden şekillenen Farsça ve tasavvufî görüşler, İslam’ın dünya tarihindeki gelişimiyle ilgili yeni bir bakış sunuyor. Chicago Üniversitesi tarih profesörlerinden Muzaffar Alam’ın, Hindistan’da İslam: Siyasi Dil ve Kültürün İnşası, 1200-1800 başlıklı eseri, Türk okuru için yeni bir ufuk açacak.
Çevirmen | İhsan Durdu |
---|
Kağıt Cinsi | 2. Hamur |
---|
Baskı Sayısı | 1. Baskı |
---|
Basım Yılı | 2022 |
---|
Sayfa Sayısı | 296 |
---|
Kapak Türü | Karton Kapak |
---|