Mahir Çayan ve arkadaslarinin yakalanisiyla baslayan olaylar, askeri cezaevinden kaçislariyla zirveye tirmanmis ve Kizildere katliamiyla çagin en büyük trajedisine dönüsmüstür. Yasanan olaylarin yogunlugu ve nefes kesen hizi, kaçinilmaz olarak bazi hatalari ortaya çikarmis olsa da, ölümle teslimiyet arasina sikisip kalmis bu gencecik insanlar, sadece siyasi eylemleriyle degil; saglam duruslari, inançlari ve tutarli kisilikleriyle bir direnis kültürü olusturmus ve gelecek kusaklara aci deneyimlerle dolu zengin bir baskaldiri gelenegi birakmislardir.Kendilerine ait olmayan bir gelecek için ölümü göze alan bu filinta yürekli firarilerin unutulmaz hikâyesini okurken, sadece firtinali bir dönemin siyasi çalkantilarina degil, onlarin duygusal dünyalarina da inecek ve onlari insani boyutlariyla taniyacaksiniz.Olaylarin iç içe örgülenisi, saglam dokusu, kurgusu, akici ve zengin diliyle, bu roman edebiyatimizin ölümsüz klasikleri arasina girmeyi hak ediyor ve yazarina çok özel bir konum kazandiriyor.