Hepimizin içinde bağlantı, sağlık ve canlılığa yönelik kendiliğinden oluşan bir hareket mevcuttur. Ne kadar içine kapanık ve soyutlanmış bir hale gelmiş olursak olalım ya da yaşadığımız travma ne kadar ciddi olursa olsun, en derin seviyede, tıpkı bir bitkinin kendiliğinden gu¨neş ışığına doğru hareket etmesi gibi, her birimizin içinde de bağlantı kurmaya ve iyileşmeye doğru giden bir du¨rtu¨ bulunur.
İnsanlar sayısız duygusal sorun ve zorluktan mustarip gibi göru¨nse de Laurence Heller ve Aline LaPierre bunların çoğunun biyolojik temelli beş yapılandırıcı ilkeye dayandırılabileceğini savunuyor: bağlantı ihtiyacı, uyum, gu¨ven, özerklik, sevgi ve cinsellik. Erken dönem travmanın kişinin kendisi ve başkalarıyla bağlantı kurma kapasitesini nasıl bozduğunu ve bunun arkasından canlılıkta göru¨len azalmanın çoğu psikolojik ve birçok fizyolojik sorunun altında yatan gizli boyut olduğunu anlatıyorlar.
Heller ve LaPierre, sinir sistemini du¨zenlemek ve du¨şu¨k benlik saygısı, utanç ve kronik öz-yargılama gibi gelişimsel ve ilişkisel travmanın sonucu oluşan kimlik çarpıtmalarını çözmek için aşağıdan yukarıya ve yukarıdan aşağıya yaklaşımları bu¨tu¨nleştiren bir yöntem olan NeuroAffective Relational Model’i (NARM) tanıtıyor. Kişinin geçmişini göz ardı etmemekle birlikte, NARM, fizyolojimizi, psikolojimizi ve ilişki kapasitemizi su¨rdu¨ren bağlantı deneyimini bu¨tu¨nleştirmek için danışanların mevcut andaki gu¨çlu¨ yönlerine, kaynaklarına ve dayanıklılığına odaklanmak u¨zere çalışmayı vurguluyor. “Deneyimli terapistler Larry Heller ve Aline LaPierre, Wilhelm Reich, Erik Erikson ve Alexander Lowen’in öncu¨ geleneğinde çocukluk dönemi gelişiminin zengin ve tutarlı bir sentezini öru¨yor. Temel çatışmalarımızı daha iyi anlamak isteyen bizler için anlaşılması kolay araçlar sağlıyorlar. Gelişimsel Travmanın İyileştirilmesi, duygusal olgunluğu destekleyen hayati ve erişilebilir bir haritadır.” -Peter A.Levine PhD, Efsanevi Kaplanı Uyandırmak: Travmayı İyileştirmek kitabının yazarı.