Asurlular, silah yapiminda kullanilan kalay ile Mezopotamya’dan getirdikleri kumaslari Anadolu’da pazarlamislar. Asurlu tüccarlar ayrica, Mezopotamya’dan kendilerine kalay ve kumas gönderen meslektaslariyla ve orada biraktiklari yakinlariyla karsilikli çivi yazili tabletler göndererek mektuplasmislar.Bu tabletler içerisinde Mezopotamya’da kalan bir gelin, Kanis’te bulunan kocasina kervanla gönderdigi mektupta kaynanasini sikâyet edip; “Annenden çok çekiniyorum. Bana büyük kötülük yapiyor. Artik bunu tasiyacak halim kalmadi. Bir an önce dön ve beni bu kadindan kurtar.” diyor. Kocasinin Kanis’ten dönmemesi üzerine dertli gelin, esine gönderdigi ikinci mektubunda ise, “Çocuklarin da büyüdü, onlara da söz dinletemiyorum. Annen ve çocuklarin beni öldürmeden çabuk gel!” diye yaziyor. Adam aldigi mektuplara ragmen islerinin uzamasindan dolayi Mezopotamya’ya geri dönemiyor ve Kanis’te ölüyor.”Bu mektup, aslinda anne – gelin – kayinvalide arasindaki sorunlarin tarihin en derinliklerinden beri ayni oldugunu gösteriyor…Çözüm mü?Kitabin iki kapagi arasinda…Bakiye Marangoz