Yirminci yüzyil boyunca kurulmus ulus-devletler, tarih yazmak konusunda kendilerinden önce hüküm sürmüs devletlerden daha zor görevler biçtiler. Türkiye Cumhuriyeti de bu geç ulus-devletlerden biri olarak, benzer bir yol tuttu kendine. Önce resmî tarih, devletlûlarca bilinmesi istenilenlerin sunuldugu bir tarih anlatisi tedavüle sokuldu. Bu tarihin içinde büyük kahramanlar ve zavalli hainler yer aliyor, kahramanlarin her yaptigi dogru sayilirken, kahraman olarak sunulmayanlarin her tecrübesi reddediliyordu. Egitim vasitasiyla bu tarih anlatisi kendinden baska herkese, her topluluga düsman bir milliyetçi dil ve ideolojiyi benimseyerek serpildi, gerçek “tarih” oluverdi. Oysa bu “tarih” sadece istedigi kisimlari öne çikariyor, tarihsel bilginin önemli kisimlarini “sakincali” ya da “gereksiz” sayarak gözlerden uzak tutuyordu. Cemil Koçak, Geçmisiniz itinayla Temizlenir’de erken Cumhuriyet olarak adlandirilan dönem boyunca Atatürk, Ismet Inönü ve tek-parti hakkinda “gerçek” olarak sunulan bilgileri, belgeler, anilar, eserler ve gazeteler araciligiyla yeniden incelemeye girisiyor. Tarihi yazanlarin, tarihi yapanlari nasil tahrif ettigini gösterirken, geçmisin temizlenmesi degil, bilinmesi gerektigini hatirlatiyor.
Menü
Sepete Ekle
