Ne yaptığımı anlatmam. Anlatanları da sevmem. Buyur sinemaya seyret! İnsanın yaptığı ortada olmalı. Ortada olanın da anlatılmaya ihtiyacı olmamalı. Anlatılan filmi sevmem. Ama niçin bu filmi yaptığımı anlatırım. Çünkü bir filmin ‘Niçin'i perdeye yansımaz. Bir kısmı senaryoya, peliküle geçer geçmesine... Ama büyük bir kısmı da insanın içinde kalır. Bu yüzden niçin arabesk bir film yaptığımı anlatayım.
Aslında niçin sorusunun cevabını vermeye kalksam hayat hikâyemi anlatmam gerekli. Benim hayatım arabesk. Yalnız benim mi? Senin de onların da herkesin hayatı arabesk. Arabesk yapan da arabeskten kaçan da alayımız arabesk yaşıyoruz...”
Ünlü yönetmen Ertem Eğilmez yıllar evvel Gökhan Akçura ile bir röportajında, son filmi Arabesk'in hazırlıkları sırasında bu cümleleri sarf etmişti. “Niçin”i, kısaca onu anlamak için kendisinin de söylediği gibi hayat hikâyesini dinlemek gerekiyordu. Zira “Ertem Eğilmez Okulu” olarak sinema literatürüne giren bu ekol çok konuşulmasına rağmen hâlâ yeterince anlaşılamamıştır. Dergi yayıncılığından cep kitapları girişimciliğine, ticaretten eğlence dünyasına, sinemaya uzanan ilginç bir yaşam öyküsü onunki. O hâlde buyurun; Türk sinemasında kalabalık kadrolu, herkesin başrol olduğu güldürü tarzı başarılı filmlerin efsane ismi Ertem Eğilmez'in hayat hikâyesini sizin için derledik...