Bu kitap, isi ya da konumu nedeniyle “egiticilik” yapan herkese, bu islevlerini kolaylastiracak bazi bilgiler sunmak amaciyla yazilmistir. Egitim; ögretmenler ve ögrenciler disinda, insan iliskilerinin bir parçasi olarak, toplumun her bireyini az çok ilgilendirmektedir. Yalnizca okulla sinirli kalmayan, hepimizin ömür boyu karsilastigi bir durumdur. Tüm meslek topluluklarindan insanlar, özellikle de anne babalar, farkina varsinlar ya da varmasinlar, hem “egitici” hem de ögrenci olarak yasamlarini sürdürmektedirler. Yapilan bilinçli ya da bilinçsiz egitimde, genellikle yakin çevreden gözlenen yöntemler kullanilmaktadir. Egitim bilimcilerin hedef kitlesi ise çogunlukla profesyonel ögretmenlerdir. Yasamlari boyunca egitim islevini yürüten üniversite ögretim üyeleri ve gündelik hayatta “egiticilik” yapan kisiler, egitim biliminin verilerinden planli ve düzenli bir biçimde yararlanamamaktadir. Bu kitap, “egitici egitimi” almadan “egiticilik” yapan insanlara, islerini daha iyi yapabilme konusunda yol gösterici bir nitelige sahiptir.