Önemsediginiz kisi sizde büyük bir aciya neden oluyor mu? Kendinizi, düsündügünüz ya da hissettiginiz bir seyi, karsinizdaki kisinin tepkisinden korktugunuz için, gizlerken buluyor musunuz? Iliskide yanlis giden her sey için -mantiksal bir anlam tasimadigi zaman bile- suçlaniyor ve elestiriliyor musunuz? Gayet normal ve sevgi dolu bir davranisin ardindan, yogun, siddetli ya da akildisi bir öfkenin odagi oluyor musunuz? Önemsediginiz kisinin, sizi ya çok iyi ya da çok kötü gördügünü hissediyor musunuz? Bu ani degisimin zaman zaman hiçbir akilci sebebi yok mu? Kendi ihtiyaçlarinizin önemli olmadigini hissediyor musunuz? Karsinizdaki kisi sizin bakis açinizi kötülüyor ya da inkâr ediyor mu? Karsinizdakinin beklentilerinin sürekli degistigini, bu yüzden asla dogru seyi yapamadiginizi hissediyor musunuz? Asla yapmadiginiz seylerden ve asla söylemediginiz sözlerden ötürü suçlaniyor musunuz? Yanlis anlasildiginizi hissediyor musunuz? Kendinizi baski altinda hissediyor musunuz? Bu sorularin çogunu “evet” diye yanitliyorsaniz, size iyi haberlerimiz var: Delirmiyorsunuz. Sizin hataniz degil. Ve siz yalniz degilsiniz. Bu deneyimleri paylasiyorsunuz, çünkü size yakin olan biri Sinir Kisilik Bozuklugu (SKB) olarak tanimlanan özelliklere sahip. Bu kitap yakin iliskilerinde -aile fertleri arasindaki iliskiler, yakin ar-kadaslik iliskileri, duygusal iliskiler- ve anlamlandiramadiklari çik-mazlarda kendilerini yalniz hisseden herkese aydinlatici bir rehber olmasi için hazirlandi.