Demokraside devlet, toplumun çogulcu yapisini benimser ve onu özendirir. Çogulculuk, düsünce ve inançlar karsisinda devletin yansizligini gerektirir. Devletin, ne dayatacagi resmi bir görüsü vardir ne de bir dini. Çogulculuk devletin yansizligini, yansizlik ise laikligi gerektirir. Laiklik demokrasinin izdüsümüdür. Doga, tek tip insan yaratan bir laboratuvar ya da insan çiftligi degildir. Doga, tek düsünce, tek inanç, tek tip insani reddeder. Doganin çogulculuguna dokunulamaz. Insan her seyin ölçüsü ise insani ölçü almayan toplum ve devlet ikiyüzlülük ahlakini yaratir, adalet bilincini ve kültürel kimligini yitirir. Devlet insani hiçlestiremez, hiç kimselestiremez. Tersi durumda mesrulugunu yitirir. Demokrasinin özü, baskaliklarin kabul edilmesi, çogulculugun benimsenmesidir. Çogulculuk bireysel özgürlük olmadan gerçeklesemez. Demokratik rejim düsünceler karsisinda yansizdir. Iyi-kötü, dogru-yanlis seçimini bireye birakir. Demokrasi gücünü özgürlükten alir. Birey ne kadar özgürse demokrasi o kadar güçlüdür.