Tadı güzel, şekli muhteşem kelimeler hazırladım şiir sevenlere. Ancak anlayabilenler ve çocuklar için sadece…
Seyyah değildim ülke ülke gezeyim. Kayseri’de mantı, Balıkesir’de höşmerim yiyeyim.
Şair olayım dedim siz çocuklar için. Az gittim uz gittim dere tepe düz gittim. Bir ormanın kenarında Demir Kuş ile karşı karşıya geldim.
Bana kanadındaki sepetini verdi. Ben oralı olmadıkça ısrarla koluma taktı. Hatta sepeti önüme ittikçe itti.
“Bunun içini iyilikle doldur ve çocuklara ver ” dedi.
Peki, iyilik neydi? Yenilir miydi? İçilir miydi?
Buzdolabında saklamasak kullanma tarihi geçer miydi?
“İYİLİK” şiirdi, sevgiydi, kardeşlikti, saygıydı, dostluk birliğiydi…