Ingiliz idealizminin önemli temsilcilerinden biris olan R.G. Collingwood, felsefi görüslerini, farkli bilgi türleri arasinda kurmaya çalistigi bir birlik arayisi üzerine temellendirmistir. Insan için en temel deneyim biçimleri olan tarih ve felsefenin birbirleriyle hiç iliskisi olmayan bilgi türleri olarak görülüyor olmasi, ona göre, kabul edilemez bir durumdur. Tarihi göz ardi etmek demek, geçmiste tartisilmis olan felsefe sorunlarini geregi gibi kavrayamamak demektir. Bu nedenle Collingwood, tarihsel olaylari genel bir dizi yasayla açiklamaya çalisan olgucu görüse karsi çikarak, tüm yasamin insanlarin tarihsel eylemleri olarak görülecegi bir felsefi anlayisi öngörmüstür. Bu, tipki bilimin dogayi açiklamasi gibi, felsefenin de tarihi anlamasi ve açiklamasidir. Collingwood’un felsefeden bekledigi budur. Kitapta Collingwood’un bu baglamda dile getirmis oldugu düsüncelerinin bir serimlemesi ve elestirisi yapilmaktadir.
(Arka Kapak)