Felsefe ve mitolojinin, semavi dinlerden daha eski olduğu bilinir. Eklemlenerek günümüze gelen inançların düşsel yansımaları bu kitapta çeşitli anlatım biçimleriyle karşımıza çıkmaktadır. Sembolizm, iktisadi antropoloji ve Türkiye’nin bölgesel ekonomipolitiğine de değinilen makale ve denemelerde okuyucu, kendisini oldukça farklı paradigmalar deryasında bulacak.
Gelenekselleşmiş inançların alışılagelmiş tutumunun sekülerizmin karşısında nasıl konumlandığına ve sinematografik bazen ezoterik veri arayışlarına soluksuz tanık olacaksınız.
Dinsel insanın perspektifi, aktüel yorumlamalar ve tasavvufi izdüşümler merak uyandırıcı bir bütünlük kurarak günyüzüne çıkıyor. Her bir sayfada okuyucunun kuşkusuz kendi iç dünyasından bir şeyler bulacağı Cennet ve Cinnet Arasında’da Anıl Öztürk, kendi kaleminden doğrudan sizlere sesleniyor.