“Boşnak kızı, İzmir güzeli Zehra ile; yağız yakışıklı Karadeniz delikanlısı Murat’ın bu kitabımızda, neler yaşayacakları ve nelerin onların artıları eksileri olacağı, Zehra’nın atalarının bir zamanlar Bosna Hersek’ten Türkiye’ye göç etmelerinin ardından, yakın zamanda Sırplar’ın Bosna Hersek’te soykırım-katliam yapmaları, Zehra’nın bu katliam karşısındaki tutumu nasıl olacak? Kalbinin sesini mi dinleyecek; çakma İstanbullu Murat’ın aşkı ile yanıp tutuşarak hayatını ona mı adayıp bir ömür boyu sevdiği delikanlıyı mı bekleyecek? Sevgisine, aşkına sadık mı kalacak, tercihi ne olacak? Hep birlikte inşallah bu kitabımda göreceğiz. Ben de çok merak ediyorum neler olacağını…”
Yazarın, Bir Umut Varsa kitabının devamı niteliğinde sayılan dördüncü kitabı bir tarih romanı niteliğinde işlenmiş. Bir yanda, coğrafi sıkıntılara, diğer yanda eski dönem aşklarına şahit oluyoruz. Aradan geçen yıllarda, devamlı çalışan Zehra sevgiyi sorguluyor. O’nun Murat’la olan aşkında, geçmişten günümüze uzanan zaman diliminde, sevgilerin ne kadar saf, ne kadar duru olduğunu görüyoruz. 1992’de Avrupa’nın en büyük katliamı olan Bosna Hersek katliamına kadar uzanan bu tarihi aşk romanı soluk kesiyor.