Tasavvuf, diri bir gelenektir. Her daim tazedir. Her devirde temsilcileri tarafından o devre uygun olarak aktarılır. Bu nedenle de insanlar üzerinde gerçek dönüşümler yaratır. Ancak zaman değiştikçe, yaşam ve insan da değişir. Bu değişimle birlikte rahatsızlıklar, şikâyetler ve sıkıntılar da değişir. Birliktelikler, ev yaşamı, iş yaşamı, sosyal yaşam, hayatın ritmi ve zihnin temel durumları da değişir. Bunlarla birlikte, gerçekleşmesi zorunlu bir değişim daha vardır: Değişen yaşama, değişen insana ve onun değişen sıkıntılarına verilecek ilacın da değişimi. Elbette özü sabit tutularak... Bugünün Tasavvufu; ağır tasavvuf kitapları ile hafif romanlar arasında kalan ve onu bulunduğu yerden alıp dengeli bir şekilde karşıya geçirecek köprünün arayışında olanların talebiyle yazılmıştır. Bugünün insanı için; bugünün yaşantısı, bugünün dili, bugünün örnekleri ve bugünün kavramları kullanılarak oluşturulmuştur. Hakikat, varoluştaki hiçbir zerreyi dışında bırakmaz. Ancak insanın Hakikat Yolu’nu bulması, ruhunu doyurması ve O’na yaklaşabilmesi için ilk şart sorgulamaktan geçer. Yani ilk emrin hayata geçirilmesi: Oku... Bu kitap, Hakikat Okyanusu’na önce kıyıdan bakmak, sonra sahillerinde dolaşmak, kendini hazır hissettiğinde ağır ağır içine girmek ve dilediği zaman da derinleşmek isteyenler için bugünün ruhuna uyumlu bir köprü olmak üzere yazılmıştır. İnsanın en büyük macerası kendini bilme macerasıdır. Ve bu maceraya girenin yaşamı, bir daha asla eskisi gibi olmayacaktır...