Ordu, Türkiye siyasetinde bilinen ağırlığının yanı sıra, iktisadi alanda OYAK ile doğrudan, savunma sanayii ile de dolaylı olarak hayli etkin bir öznedir. Bu güç, Türkiye toplumunun tarihsel-kültürel kimlik tasavvurundaki militer değerlerden beslenmiş ve orduyu kurum olarak hegemonik konumuna getirmiştir. Bu konumu nedeniyle ordu hakkında nesnel-eleştirel bilgi ve yorum kanalları kıt ve kısıtlı kalmış, hatta tabu sayılagelmiştir. Ancak dünyada ve Türkiye’de meydana gelen köklü değişimler hem bu hegemonik konumun sarsılmasını ve sorgulanmasını zorunlu hale getirmiş; hem de bizzat ordunun kendisi de kaçınılmaz bir değişim sürecine girmiş, itilmiştir. Bu kitapta derlenen yazılar, bu değişim atmosferi ışığında, ordunun hegemonik konumunun kökenlerini, değişimin dinamikleri ve yönüne ilişkin analizleri içermektedir. Bunu yapmak, Türkiye toplumunun asırlık modernleşme tarihine, tüm tabulardan sıyrılmış olarak bakabilmenin ön koşullarından en önemlisini yerine getirmektir. Elinizdeki kitabın bu amaç çerçevesinde bir ilk adım olmasını dileriz.