Tanzimat Dönemi Türk edebiyatının yetiştirdiği önemli aydınlardan biri olan ve manzum mensur pek çok eseri bulunan İbnülkâmil Mehmed Abdurrahman, dönemin ihtiyaçlarından biri olarak gördüğü belâgat sahasına katkı sunmak amacıyla Belâgat-ı Osmâniyye adlı eserini kaleme almıştır. İbnülkâmil Mehmed Abdurrahman’ın bu eseriyle asırlar öncesine dayanan belâgat geleneğinden yararlandığı ve belâgatin temel hususlarını özetleyip basitleştirerek bu türe yaygınlık kazandırma niyetinde olduğu açıktır. Bu amaçla eseri mukaddime, ilm-i meânî, ilm-i beyân, ilm-i bedî ve ilâve-yi mühimme bölümlerinden oluşmaktadır. Toplam elli iki derslik anlatımı kapsayan konular, ayrıntılı anlatıma çok fazla girilmeden her düzeyde insanın anlayabileceği açıklıkta tertip edilmiştir. Ta’lim-i Edebiyat’tan yaklaşık on yıl sonra basılan İbnülkâmil Mehmed Abdurrahman’ın Belâgat-ı Osmâniyye’sinde edebî yenileşmenin ve Ekrem Bey’in açtığı yolun bir yansıması olarak üslup bahsi yer almaktadır. Esere bütün olarak bakıldığında geleneksel belâgat tertibinin aynın devam ettirilmesine karşın Batı tarzı edebiyatın gelişmesine de paralel olarak üslup bahsinin çalışmaya ilave edilmesi bir yenilik olarak kabul edilebilir. Daha çok Batılı tarzdaki yeni eğitim kurumlarının belâgat derslerinde okutulkmak maksadıyla hazırlanmış bu kitapta zaman zaman klasik edebiyattan benzer nazım örnekleri sıralansa bile daha çok edebî yenileşmeye destek veren şair ve yazarların eserlerinden örnekler alınmıştır.